Son yıllarda iş kazaları ve çocuk işçiliği, ülkemizin en ciddi sosyal sorunlarından biri haline geldi. Son olarak bir tamirhanede yaşanan trajik kaza, bu sorunu bir kez daha gündeme getirdi. 16 yaşındaki bir çocuk işçi, tamirhanenin önünde park halindeki TIR’ın hareket etmesi sonucunda feci bir şekilde hayatını kaybetti. Olay, sadece bir çocuğun hayatını kaybetmesiyle sınırlı kalmayıp, eğitim, güvenlik ve çocuk işçilerle ilgili tartışmaları da yeniden alevlendirdi.
Olay, geçtiğimiz günlerde küçük bir sanayi sitesindeki bir tamirhanede meydana geldi. Çocuk işçinin, iş yerinin önünde bulunan bir TIR’ın yanına yaklaşmasıyla başladı. İddialara göre, hareket etmesi beklenmeyen TIR, birden geri vitese geçti ve genç işçi bu esnada TIR’ın altında kaldı. Duyulan korkunç gürültü, çevrede şok etkisi yarattı. Olay yerine hemen 112 Acil Sağlık ekipleri sevk edildi ancak genç işçinin olay yerinde hayatını kaybettiği belirlendi. Bu acı haber, çevredeki esnaf ve aileler arasında büyük bir üzüntü ve infial yarattı.
Bu olay, Türkiye'de çocuk işçiliğinin ne denli büyük bir problem olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Birçok aile, ekonomik sebeplerle çocuklarını çalıştırmak zorunda kaldığını vurgularken, çocuk işçileri koruma yasalarının yetersizliği gündeme geldi. İş güvenliği eğitimi almayan, tecrübesiz çocukların sanayi gibi tehlikeli ortamlarda çalıştırılması, devletin ve toplumun iş kazalarına karşı daha dikkatli ve duyarlı olması gerektiğini gösteriyor.
Olay sonrası hem sosyal medya hem de çeşitli sivil toplum örgütlerinden gelen tepkiler çığ gibi büyüdü. Çocuk işçiliği, birçok sosyal medya kullanıcısının gündeminde bir numara olurken, birçok kişi bu konuda yasal düzenlemelerin yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini savundu. Hem hükümet yetkilileri hem de toplumun diğer kesimleri, çocuk işçiliği sorununa karşı duyarlılığı artırmak için harekete geçmelidir. Çocukların eğitim hakkının ihlal edildiği bu tür durumlar, yalnızca bireysel bir trajedi değil, aynı zamanda toplumsal bir yara olarak da kabul edilmelidir.
Uzmanlar, iş yerlerinde çocuk işçilerin güvenliği sağlanmadan işe alınmasının büyük bir hata olduğunu vurguluyor. Çocuk işçiliği yasaklanmalı, eğitim süreçleri desteklenmeli ve çocukların sağlıklı bir ortamda yetişmesi için gerekli tüm önlemler alınmalıdır. Aksi takdirde, hem toplumda hem de sosyal hayatta büyük bir kayıptan söz edilecektir. Bu tür olayların önüne geçebilmek için daha fazla eğitim, duyarlılık ve denetim şart. Unutulmamalıdır ki, geleceğimizin teminatı olan çocuklarımız, kaderlerini bizlerin ellerine bıraktı. Onları korumak, hepimizin sorumluluğudur.