28 Ekim 2023 tarihinde Marmara Bölgesi'nde meydana gelen güçlü deprem, İstanbul'dan Uşak'a kadar geniş bir coğrafyada hissedildi. Saat 14:32'de gerçekleşen depremin büyüklüğü 6.3 olarak ölçülürken, derinliği 10 kilometre olarak belirlendi. İlk belirlemelere göre, deprem bölgesinde maddi hasarlar oluşurken, bazı bölgelerde panik anları yaşandı. Başta İstanbul olmak üzere birçok ilde sarsıntı hissedildi. Depremin büyüklüğü ve geniş bir alana yayılan etkisi, bölgede yaşayanların güvenliğini sorgulamalarına neden oldu.
Depremin etkisiyle birlikte İstanbul ve çevresindeki ilçelerde yaşayan pek çok kişi, sarsıntının ardından evlerini terk ederek açık alanlara yöneldi. Özellikle yüksek binalarda oturanların evlerini hızlı bir şekilde terk etmeleri dikkat çekti. Sosyal medya platformlarında kısa sürede yayılan deprem ile ilgili paylaşımlar, kullanıcıların anlık deneyimlerini ve hissettiklerini aktardığı görüntülerle doldu. Ülkenin dört bir yanından binlerce kişi, yaşanan olay hakkında bilgi paylaşarak, destek çağrısında bulundu.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi, deprem sonrasında gerekli önlemleri almak ve olası hasarları belirlemek amacıyla harekete geçti. Ekipler, ilk olarak sarsıntının en fazla hissedildiği yerlerdeki binalarda hasar tespit çalışmaları başlattı. Sağlık Bakanlığı, hastanelere yapılan acil başvuruları izlemek ve gerektiğinde ek hizmet sunmak üzere ekiplerini hazırladı. Deprem ile ilgili gelişmeler, devletin ilgili kurumları tarafından takip edilmekte ve kamuoyuna düzenli olarak bilgi verilmektedir.
Depremin yalnızca İstanbul ile kalmayıp, yakın çevresindeki pek çok ilde de hissedilmesi, Marmara'nın sismik olarak ne kadar aktif bir bölge olduğunu bir kez daha göstermiştir. Uşak, Bursa, Yalova ve Sakarya gibi illerden de depremle ilgili bildirimler alındı. Bu illerde yaşayan vatandaşlar, birçok binada hissettikleri sarsıntıyı sosyal medya aracılığıyla paylaştı. Uzmanlar, Türkiye'nin bu coğrafyada yer almasının getirdiği riskleri göz önünde bulundurarak, vatandaşları olası depremler konusunda bilinçlendirmeye çağırıyor.
Deprem sonrası yapılacak olan hasar tespit çalışmaları, önümüzdeki günlerde yerel yönetimlerin ve devletin acil eylem planı dahilinde başlatacağı projelerle devam edecektir. Uzmanlar, gelecekteki olası depremler için yapıların güçlendirilmesi ve afet anında atılacak adımlara dair çalışma yapılmasının önemine dikkat çekiyor. Marmara Bölgesi'nde yaşayanlar, güvenli yaşam alanlarına sahip olabilmek için alınacak önlemlere ve yapılacak çalışmalara odaklanmalıdır.
Öte yandan, bölgedeki yerel yönetimlerin afet sonrası planlarını hızla hayata geçirmesi ve toplum bilincini artırıcı projelerle birliktelik sağlaması önem taşımaktadır. Yazılı ve görsel medya, deprem sonrası bilgi akışını sağlamada önemli bir rol oynayabilir ve kamuoyunu bilgilendirebilir. Türkiye'de birçok sivil toplum kuruluşu, arama kurtarma faaliyetlerine destek vermek üzere organize olurken, depremzedeler için bağış kampanyaları da başlatılmaktadır.
Bu olay, bir kez daha doğal afetlerin ne denli yıkıcı olabileceğini ve hazırlıksız yakalanıldığında yaratabileceği korku ve panik ortamını göstermektedir. Gelecekte benzer acıların yaşanmaması adına, halkımızın bilinçlenmesi ve felakete karşı daha hazırlıklı olması gerektiği unutulmamalıdır. Marmara Bölgesi ve tüm Türkiye'deki vatandaşların doğa ile uyumlu bir yaşam sürmesi ve afetlere karşı farkındalığını artırması, hepimizin sağlam temellere sahip bir gelecek inşa etmesini sağlayacaktır.